Sitemizde emeklilik ve borçlanma
hakkında bazı yararlı yazılar yer almaktadır. Almanya'dan
borçlanarak Türkiye'de nasıl emekli olacabileceğinizi bu
çeşitli yazılardan öğrenebilirsiniz. Bunun haricinde
Forum alanında emeklilik hakkında
tartışabilirsiniz.
- Yurtdışı borçlanması
-
Kim, ne zaman ve nasıl emekli olacak?
-
9 bin gün prim ödeyen emekli olacak
-
Mevcut haklar korunuyor
-
Yurtdışı Hizmet Borçlanmasında
Son Yasal Değişiklikler
-
İşsizlerin ve ev hanımlarının emekli olması kolaylaşıyor
ARALIK / 2005
22.05.1985 tarihli, 3201 sayılı Yurtdışında Bulunan Türk
Vatandaşlarının Yurtdışında Geçen Sürelerinin Sosyal
Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun un
3. Maddesi, 06.08.2003 tarih, 25191 sayılı Resmi Gazete de
yayımlanan 4958 sayılı Kanunun 56. maddesi ile yeniden
düzenlenmiş ve bu düzenleme ile vatandaşlarımıza yurtdışında
iken borçlanma hakkı tanınmıştır.
1 - YURTDIŞINDA GEÇEN HİZMETLERİN BORÇLANILMASINA İMKAN
SAĞLAYAN 3201 SAYILI KANUNUN AMACI NEDİR?
22.5.1985 tarihinde yürürlüğe giren 3201 sayılı Kanun ile;
vatandaşlarımızın yurtdışında geçen çalışma sürelerinin sosyal
güvenlikleri bakımından değerlendirilmesi amaçlanmıştır.
2 - 3201 SAYILI KANUNDAN KİMLER YARARLANABİLİR?
18 yaşından sonra yurtdışında Türk vatandaşı olarak çalışma
süresine sahip olan kişiler; Kanundan yararlanabilirler.
Yurtdışında Türk vatandaşı olarak geçmeyen süreler
borçlandırılamaz.
3 BORÇLANMA HAKKINDAN KİMLER YARARLANAMAZ?
1 - Göçmen olarak yurda gelenler, yurtdışında çalıştıkları
sürede Türk vatandaşı olmadıkları için,
2 - 2147 ve 3201 sayılı Kanun ile diğer sosyal güvenlik
kanunlarına göre kendilerine veya hak sahiplerine aylık
bağlanmış olanlar ile aylık bağlanması için müracaat edip de
aylığa hak kazanmış durumda bulunanlar,
3 - 506 sayılı Kanunun 7inci maddesine istinaden geçici olarak
yurtdışına çalışmak üzere gönderilenler,
4 - istisna akdi çerçevesinde Almanyada istihdam edilenler,
5 - Sosyal güvenlik sözleşmesi akdedilmemiş ülkelerde iş
üslenen Türk işverenler tarafından yurtdışına götürülen ve
yurtdışında çalıştıkları sürede topluluk sigortasına tabi
olanlar,
6 - Türk vatandaşlığının iktisabından önce geçen süreleri
değerlendirmek isteyenler,
Bu Kanundan yararlanamayacaklardır.
Yurtdışı hizmet borçlanması yapmış fakat daha sonra Türk
vatandaşlığından çıkarılmış veya vatandaşlık hakkını kaybetmiş
olanlara bu Kanuna göre borçlandıkları hizmetleri dikkate
alınarak aylık bağlanmayacak, aylık bağlandıktan sonra Türk
vatandaşlığından çıkmaları durumunda da bağlanmış bulunan
aylıkları durdurulacaktır.
4 - YURTDIŞINDA ÇALIŞILMAYAN SÜRELER BORÇLANILABİLİR Mİ?
Yurtdışında çalışma süreleri arasında veya sonunda her birinde
1 yıla kadar olan işsizlik süreleri (çalışılmayan süreler) ile
ev kadını olarak geçen süreler de borçlanılabilir.
5 - YURTDIŞINDA GEÇEN HİZMETLERİN NE KADARI BORÇLANILABİLİR?
Yurtdışı hizmetinin borçlanılması isteğe bağlı olduğundan;
vatandaşlarımız çalışma sürelerinin tamamını veya istedikleri
kadarını borçlanabilirler.
6 - BORÇLANILACAK HİZMETLERİN BELGELENMESİ ZORUNLU MUDUR?
Yurtdışı çalışmalarını borçlanmak isteyen vatandaşlarımız,
borçlanacakları süreleri belgelemek zorundadırlar.
7 - BORÇLANMAK İÇİN BAŞVURULACAK KURULUŞLAR?
A-Halen Yurtdışında bulunanlar;
a) Yurtdışına çıkmadan önce Türkiyede herhangi bir sosyal
güvenlik kuruluşuna tabi çalışması olmayanlar Sosyal
Sigortalar Kurumu Başkanlığına,
b) Yurtdışına çıkmadan önce Türkiyede son defa prim, kesenek
ve karşılık ödenen sosyal güvenlik kuruluşuna,
c) Ev kadınları Bağ-Kura
B -Türkiyeye Döndükten Sonra Yurtdışında Geçen Hizmetlerini
Borçlanmak İsteyenler,
a) Herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi olmayanlar,
Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığına,
b) Müracaat tarihinde çalışmakta olanlar tabi oldukları sosyal
güvenlik kuruluşuna,
c) Başvuru tarihinde herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşuna
tabi olmamakla birlikte Türkiye ye döndükleri tarihten
sonraki çalışmalarından dolayı son defa tabi oldukları sosyal
güvenlik kuruluşuna,
d) Hizmetlerinden bir kısmını yurtdışında iken borçlananlardan
kalan hizmetlerini Türkiye ye döndükten sonra borçlanmak
isteyenler ilk borçlanmayı yapan sosyal güvenlik kuruluşuna,
e) Ev kadınları Bağ-Kura,
Sürelerinin bir kısmını çalışarak geçirmiş olan ev kadınları,
ev kadını olarak geçen süreleri için Bağ-Kura, çalışılan
süreleri içinde yukarıdaki (A) , (B) maddelerine göre
durumlarına uygun düşen Sosyal Güvenlik Kuruluşuna,
kendilerine veya hak sahiplerine kısmi aylık bağlanmış olanlar
aylık almakta oldukları sosyal güvenlik kuruluşuna,
Yazılı olarak başvurarak borçlanabilirler.
8 - HALEN YURTDIŞINDA BULUNAN VE 3201 SAYILI KANUNA GÖRE
KURUMUMUZA BORÇLANACAK VATANDAŞLARIMIZ NEREYE BAŞVURABİLİRLER?
Halen yurtdışında bulunan ve yurtdışında geçen çalışma
sürelerini Sosyal Sigortalar Kurumuna borçlanacak
vatandaşlarımızın 3201 sayılı Kanuna göre borçlanma
taleplerini Türkiyede bildirecekleri ikamet adreslerinin
bulunduğu ildeki Sigorta İl / Sigorta Müdürlüklerine yapmaları
gerekmektedir.
Sosyal Sigortalar Kurumundan kısmi aylık alanlar ise borçlanma
taleplerini SSK Başkanlığı Sigorta İşleri Genel Müdürlüğü
Yurtdışı İşçi Hizmetleri Daire Başkanlığına yapmaları
gerekmektedir.
9 - HAK SAHİPLERİ NEREYE VE NASIL BAŞVURABİLİRLER?
Yurtdışında çalışmakta iken ya da Türkiye ye döndükten sonra
ölen sigortalının hak sahipleri borçlanmak için başvurulacak
kuruluşlarla ilgili bölümde belirtilen ve ölenin durumuna
uygun sosyal güvenlik kuruluşuna, yazılı olarak müracaat etmek
suretiyle bu Kanunla getirilen haklardan
yararlanabileceklerdir.
Ölenin yurtdışındaki hizmetleri aylık bağlanması için yeterli
ise öncelikle bu hizmetler Kanunda ön görüldüğü şartlarla
borçlandırılacaktır. Ölenin yurtdışında geçen hizmetlerinin
tamamı borçlandırıldığı halde aylık bağlanamıyorsa bu taktirde
hak sahipleri ölenin askerlik hizmetlerini
borçlanabileceklerdir.
Hak sahiplerine, borcun tamamen ödenmesinden sonra yapacakları
yazılı tahsis talep tarihini takip eden aybaşından itibaren
aylık bağlanacaktır.
10 - BORÇLANMA İÇİN BAŞVURU SÜRESİ VAR MIDIR?
Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararının yayımlandığı tarihte
(25.04.2003)yurtdışında çalışmakta olanlar ile daha sonra
yurtdışında çalışacak olanlar yurtdışında iken ya da yurda
döndükten sonra durumlarına uygun sosyal güvenlik kuruluşuna
başvurarak borçlanabilirler,bunlardan müracaat süresi koşulu
aranmaz.
25.04.2003 (dahil) ve daha sonraki bir tarihteki talebi esas
alınarak sosyal güvenlik sözleşmeleri uygulanmak suretiyle
sosyal güvenlik kanunlarına göre malullük ya da yaşlılık
sigortasından kısmi aylık bağlanmış olanlar ile bağlanacak
olanlar da müracaat süresi aranmaksızın yurtdışı hizmet
borçlanması yapabilirler.
Yurtdışında çalışırken 06.08.2003 (dahil) tarihinden sonra
ölenlerin hak sahipleri durumlarına uygun sosyal güvenlik
kuruluşuna başvurarak borçlanabilirler.
06.08.2001 (dahil) 05.08.2003 (dahil) tarihleri arasında
ölenlerin hak sahipleri ölüm tarihinden itibaren 2 yıl
içerisinde müracaat etmeleri koşulu ile yurtdışı hizmet
borçlanması hakkından yararlanabilirler.
Yurtdışında çalışmakta iken ya da Türkiye ye döndükten sonra
ölen sigortalıların hak sahipleri ölenin durumuna uygun sosyal
güvenlik kuruluşuna, yazılı olarak müracaat ederek
borçlanabilirler.
11 - YURTDIŞINDA BULUNAN VATANDAŞLARIMIZ 3201 SAYILI KANUNA
GÖRE BORÇLANMA MÜRACAAT FORMLARINI NEREDEN TEMİN EDEBİLİRLER?
Yurtdışında bulunan vatandaşlarımızdan 3201 sayılı Kanundan
yararlanmak isteyenler; İnternette Kuruma ait Web sayfasında
(www.ssk.gov.tr) yer alan Formlar ve Dilekçeler bölümündeki
dilekçe ve beyan taahhüt belgesini doldurup ilgili Sigorta İl
/ Sigorta Müdürlüğüne gönderebilirler.
12 - PRİM İADESİ YAPILAN SÜRELER BORÇLANILABİLİR Mİ?
Almanyada geçen sigortalılık sürelerine ait primlerinin
iadesi; borçlanma için engel değildir.
13 - KISMİ AYLIK ALANLAR BORÇLANABİLİR Mİ?
Sosyal Güvenlik Sözleşmesi uygulanarak, kısmi aylık bağlanan
vatandaşlarımız da, kısmi aylıklarını tam aylığa çıkarmak için
borçlanma yapabilirler.
14 - BORÇLANMA İÇİN ÖDENECEK DÖVİZ NE KADARDIR?
10.05.2005 tarihinden itibaren borçlanılacak her gün için
ödenmesi gereken miktar 3,5 ABD Dolarıdır.
15 -10.05.2005 05.12.2005 TARİHLERİ ARASINDA 5 ABD DOLARI
ÜZERİNDEN BORÇLANAN VE BORCUNU ÖDEMEYEN VATANDAŞLARIN GÜNLÜK
BORÇ MİKTARI KAÇ DOLAR OLACAKTIR?
Belirtilen sürede 5 ABD Doları üzerinden borçlanması yapılan
vatandaşlarımızın borçlarını ödememesi halinde günlük borç
miktarı 3,5 ABD Doları üzerinden yeniden hesaplanacaktır.
Vatandaşlarımız günlük 5 ABD Dolarını bir dilekçe ile borcu
tahakkuk ettiren Müdürlük veya Genel Müdürlüğe müracaat ederek
3,5 ABD Dolarına göre yeniden hesaplatabileceklerdir.
16 - 10.05.2005 05.12.2005 SÜRESİNDE 5 ABD DOLARI ÜZERİNDEN
BORCUNUN BİR KISMINI
VEYA TAMAMINI ÖDEYENLER BORÇLARINI 3,5 ABD DOLARI ÜZERİNDEN
YENİDEN
HESAPLATABİLİRLER Mİ ?
Belirtilen sürede 5 ABD Doları üzerinden ödeme yapan
vatandaşlarımız dilerlerse 06.12.2005 tarihinden itibaren 6 ay
içinde müracaat etmek kaydıyla borçlanmalarını 3,5 ABD Doları
üzerinden yeniden hesap edilmesini ve aradaki farkın iadesini
isteyebilirler.
Belirtilen sürede 5 ABD Doları üzerinden borçlanarak
taraflarına aylık bağlanmış olanlar da 6 aylık süre içinde
talepte bulunmak kaydıyla borçlarını günlük 3,5 ABD Doları
üzerinden hesaplanmasını ve aradaki farkın taraflarına
iadesini isteyebileceklerdir.
17- BORÇ NE KADAR ZAMANDA ÖDENMELİDİR?
Ödemek için bir süre bulunmamaktadır. Vatandaşlarımız tahakkuk
ettirilen borçlarını istedikleri zaman ödeyebilirler. Ancak;
borç ödenmedikçe borçlandırılan süreler değerlendirilemeyeceği
gibi ödenecek günlük döviz miktarının değiştirilmesi halinde,
ödenmeyen süreler için değiştirilen günlük döviz miktarı
geçerli olacaktır.
18 - BORÇLANMA SÜRELERİ İLE BAĞLANAN AYLIK YURTDIŞINDA İKEN
KESİLİR Mİ?
3201 sayılı Kanuna göre borçlanılan süreler de dikkate
alınarak bağlanan aylık daha sonra yurtdışına çıkma veya
yurtdışında bulunma sebebiyle kesilmez. Ancak; bu Kanun
hükümlerinden yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan
tekrar yurtdışında çalışmaya başlayanların çalışmaya
başladıkları tarihi takip eden aybaşından itibaren aylıkları
kesilir.
19-YURTDIŞI BORÇLANMASI YAPILARAK KURUMUMUZCA BAĞLANAN
AYLIKLAR HANGİ HALLERDE
DURDURULMAKTADIR?
Yurtdışı borçlanması yapılarak bağlanan aylıklar tarafınızdan
/ vekil tayin ettiğiniz kişi tarafından PTTden 4 ay, banka
şubelerinden 6 ay içerisinde alınmadığı taktirde
durdurulmaktadır. Aylıkları durdurulanlardan Vukuatlı Nüfus
Kayıt Örnekleri istenmekte ayrıca aylıkların geçerli olup
olmadığı hususunda irtibat kurumları ile yazışmaya
geçilmektedir. Borçlanılan sürelerin dikkate alınarak aylık
bağlanabilmesi için yurda kesin dönüş yapmış olmak şarttır.
Yurda kesin olarak döndüklerini beyan ettikleri yada aylık
talebinde bulundukları tarihte yurtdışında çalıştıkları veya
ikamete dayalı sosyal yardımlardan yararlandıkları tespit
edilenler kesin dönüş yapmamış sayılmaktadır. Bunların
aylıkları bağlanış tarihinden itibaren iptal edilmekte ödenen
aylıklar ödemelerin yapıldığı tarihten borcun ödeneceğinin
beyan edileceği tarihe kadar yasal faiz uygulanmak suretiyle
tahsil edilmektedir.
Kaynak
04 Mayıs 2006 Perşembe
Kim, ne zaman ve nasıl emekli olacak? Hürriyet'ten Şükrü
Kızılot, yeni sistemin tüm ayrıntıları ve önceki sistemi
okuyucuları için yazdı.
Yeni sistem, eski sistem, ondan önceki sistem, daha önceki
sistem derken, vatandaşın kafası "emeklilik" konusunda iyice
karıştı. İşçisi, memuru ve Bağ-Kurlusu, durumunu merak
ediyor. Bunların emeklilik durumları, mevcut sisteme ve 1 Ocak
2007de yürürlüğe girecek yeni sisteme göre, nasıl olacağını
Hürriyet Gazetesinden Şükrü Kızılot yazdı;
MEVCUT SİSTEME GÖRE MEMUR
a) 8 Eylül 1999 Öncesinde İşe Başlayanlar
Kadın 20, erkek ise 25 tam yıl prim ödeyerek emekli olabiliyor.
Yalnız, 23 Mayıs 2002 itibariyle, emekliliğine 2 yıl ve daha az
kalanlar; erkek ise 44, kadın ise 40 yaşında emekliliğe hak
kazanıyor. Bu süre, emekliliğine 3 yıl kalanlar için erkeklerde 45,
kadınlarda 41 oluyor. Süre 4 yıl, 5 yıl diye arttıkça yaş da 46-42,
47-43... diye yükseliyor.
b) 8 Eylül 1999 ve Sonrası İşe Başlayanlar
8
Eylül 1999 ile 31 Aralık 2006 tarihleri arasında işe başlayan
memurlar da emeklilik için; kadınlarda 58, erkeklerde 60 yaş ve 25
tam yıl prim ödenmesi koşulu aranıyor.
MEVCUT SİSTEME GÖRE SSKLILAR
a) 8 Eylül 1999 Öncesinde SSKlı Olanlar
Kademeli emeklilik uygulamasına göre;
Kadınlar; 20 yıllık sigortalı süresini doldurmak koşuluyla, sigorta
başlangıç tarihlerine göre, 5 bin ile 5 bin 975 gün arasında prim
ödeyerek, 40-56 yaş arasında;
Erkekler; 25 yıllık sigortalı süresini doldurmak koşuluyla, sigorta
başlangıç tarihlerine göre, 5 bin ile 5 bin 975 gün arasında prim
ödeyerek, 44-58 yaş arasında,
SSKdan emekli olabilecekler.
b) 8 Eylül 1999 ve Sonrası SSKlı Olanlar
8
Eylül 1999 ile 31 Aralık 2006 arasında SSKlı olan kadınlar 58,
erkekler 60 yaşını doldurduklarında, 7 bin gün prim ödemiş olmak
koşuluyla emekli olabilecekler.
MEVCUT SİSTEME GÖRE BAĞ-KURLULAR
a) 8 Eylül 1999 Öncesinde Bağ-Kurlu Olanlar
Kademeli emeklilik hükümlerine göre, kadınlar 20 tam yıl (7 bin 200
gün), prim ödeme koşulunu sağlayacakları tarihe göre 40-55 yaş
arasında; erkekler ise 25 tam yıl (9 bin gün) prim ödemiş olma
koşulunu sağlayacakları tarihe göre 44-58 yaş arasında, emekli
olabilecekler.
b) 8 Eylül 1999 ve Sonrası Bağ-Kurlu Olanlar
8
Eylül 1999 ile 31 Aralık 2006 tarihleri arasında Bağ-Kur sigortalısı
olan kadınlarda 58, erkeklerde 60 yaş ve 25 tam yıl (9 bin gün) prim
ödemiş olmak koşulu aranıyor.
YENİ SİSTEME GÖRE EMEKLİLİK
1
Ocak 2007den İtibaren Sigortalı Olanlar:
Yeni sistemde, tek çatı altında toplanan bir sosyal güvenlik
uygulaması olacak. 1 Ocak 2007den önce memur, SSKlı ve Bağ-Kurlu
olanlar, yukarıdaki durumlarına göre emekli olacaklar.
Yeni sisteme göre emeklilik için, kadınlarda 58, erkeklerde ise 60
yaşını doldurmaları ve en az 9 bin gün prim ödemiş olma koşulu
aranacak. Şu anda kadınlarda 58, erkeklerde 60 olarak uygulanan
emeklilik yaşı, ilk kez 1 Ocak 2007den itibaren sigortalı olanlar
da 2036ya kadar değişmeyecek. 2036dan itibaren emekli olacaklarda,
kademeli olarak her iki yılda bir yaş artırılarak 2048de kadın ve
erkek için 65 yaşta eşitlenecek.
9
bin prim ödeme günü, ilk kez 1 Ocak 2007den itibaren sigortalı
olacaklarda aranacak. Şu anda, prim ödeme gün sayısı, Emekli Sandığı
ve Bağ-Kurda 9 bin gün olmasına karşın, SSKda 7 bin gün olarak
uygulanıyor. SSKlılar için 9 bin güne, 20 yılda kademeli olarak
geçilecek. 9 bin günlük prim ödeme gün sayısı, ilk kez 2007de
sigortalı olacaklar için 7 bin 100 gün olacak. 2008den itibaren
buna her yıl 100 gün eklenecek. 20 yıl sonra 9 bin güne ulaşarak,
Bağ-Kur ve Emekli Sandığı ile eşitlenecek.
Erken yaşlanana erken emeklilik de olacak
İLK kez 31 Aralık 2006dan sonra sigortalı olacak kadınlar 61,
erkekler ise 63 yaşını doldurmak ve en az 5 bin 400 gün prim ödemiş
olmak koşuluyla da yaşlılık aylığından yararlanabilecekler. Ancak 61
ve 63 yaşları, 2036dan itibaren emekli olacaklarda, kademeli olarak
her iki yılda bir yaş artırılacak. 2048den itibaren ise kısmi
yaşlılık aylığı için kadın ve
erkek de 68 yaşını doldurmuş olma
koşulu aranacak.
50 yaşını dolduran ve erken yaşlandığı tespit edilenlere, yaş
dışındaki diğer koşulları sağlamaları halinde yaşlılık aylığı
bağlanacak.
Emekliliğe hak kazanan çalışmaya devam etse de yasadan etkilenmez
HÜRRİYET okurları, gönderdikleri mail ve fakslarda, en çok "Bu yıl
emekli olmayı tavsiye eder misiniz?" diye soruyorlar. Yeni yasa
nedeniyle, çok kişi telaşa kapılmış durumda.
Bir yere gidiyoruz, yanımıza yaklaşıp "Yeni yasanın yürürlüğe
gireceği 2007 yılından önce, emekli olmamızda fayda var mı?" diye
soruyorlar. Üniversitede, öğrencilerin en çok sorduğu soru "Hocam,
evdekiler şu soruyu size sormamızı istediler; 2006da emekli
olsunlar mı yoksa çalışmaya devam mı etsinler?"
Özetle, herkes bu sorunun yanıtını arıyor. Yeni yasa ile birlikte
işçi, memur, esnaf, sanatkar ve daha birçok kişi emeklilik yaşının
uzayacağı ve gelecek yıllarda, emekli aylığının düşeceği endişesi
içinde...
Emekli olmaya hak kazanmış olanların, 2007 yılından önce, emekli
olma telaşına düşmelerine gerek yok. Çünkü, emekliliğe hak
kazananlar yasadan olumsuz etkilenmeyecekler.
Yeni yasa yürürlüğe girmeden yani 1 Ocak 2007 tarihinden önce TC
Emekli Sandığı, SSK ya da Bağ-Kur sigortalısı olup, emekliliğe hak
kazananların, prim ödeme gün sayıları ve emekliye ayrılma yaşı
değişmeyecek.
Yeni yasa, geç emekliliğe teşvik ediyor. Emekliliğe hak kazanmış
olanların, yasa yürürlüğe girdikten sonra çalışmaya devam etmeleri
durumunda, eskisine oranla, daha yüksek aylık almaları söz
konusu.
Okurlarımızdan, "Emekliliğe hak kazandım. 2007de çalışmaya devam
edeceğim. Bu durumda, örneğin 2010da emekli olduğumda, emekli
aylığımın 4 yıllık bölümü yeni sisteme göre mi hesaplanacak?" sorusu
gelmişti.
Bu okurumuzun emekli aylığının 1 Ocak 2007den önceki çalışma
süresine ait kısmı yine mevcut yasa hükümlerine göre hesaplanacak.
Hizmet sürenin 1 Ocak 2007den sonraki kısmına ait aylık ise yeni
yasa hükümlerine göre hesaplanacak. Emekli aylığı, 1 Ocak 2007
öncesi ve sonrasına ait hizmet süreleri dikkate alınarak
hesaplanacak kısmi aylıkların toplamından oluşacak.
Kaynak
Dolarla emekliliğe son
21 Mart 2006 Salı
>> Şükran Kaban
ANKARA- TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşmeleri devam eden
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanun Tasarısına
eklenen bir madde ile, gurbetçiler yurt dışında çalıştıkları süre
zarfında borçlarını YTL üzerinden ödeyerek emekli olabilecek.
Getirilen değişiklikle, gurbetçilerin borçlanmaları için her bir gün
için halen ödenmesi gereken 3.5 dolar uygulamasından vazgeçiliyor ve
bunun yerine yeni bir hesaplama yöntemi getiriliyor. Buna göre
borçlanılacak her bir gün için tahakkuk ettirilecek borç tutarı,
başvuru tarihindeki prime esas asgari ve azami günlük kazanç
arasında seçilecek kazancın yüzde 32si kadar olacak. Türkiyede
bulunan gurbetçiler borçlarını YTL üzerinden ödeyecek. Böylece
mevcut uygulamada her türlü sigortalı için 3.5 dolar alınırken, yeni
sistemde ödenecek prim miktarları da farklı olabilecek. Bu durumda
isteyen kişi daha yüksek veya daha düşük prim hesabı üzerinden
borçlanabilecek.
Bir ay içinde ödenecek
Yeni düzenlemeye göre, borçlanmayla ilgili olarak kurum tarafından
tahakkuk ettirilen borç tutarı tebliğ tarihinden itibaren bir ay
içinde ödenecek. Ödeme yapılan gün sayısı prim ödeme gün sayısına ve
prime esas kazanca dahil edilecek. Tahakkuk ettirilen prim borcunu
tebligat tarihinden itibaren bir ay içinde ödemeyenler için yeniden
başvuru şartı aranacak. Borçlanmadan vazgeçenler ile yapılan
borçlanma sonrasında aylık bağlanması için gerekli şartları yerine
getiremeyenlere ise yaptıkları ödemeler faizsiz olarak iade
edilecek.
05 Nisan 2005 Salı
ANKARA - Hükümetin hazırladığı ve sosyal güvenlik alanında yeni bir
çok düzenlemeler içeren Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanun Tasarısı TBMMye sunuldu. Tasarının yasalaşmasından sonra
sigortalı olan kadınlar 58, erkekler ise 60 yaşını tamamlayıp 9 bin
iş günü prim ödedikten sonra emekliliğe hak kazanabilecekler.
Tasarıyla, kısa ve uzun vadeli sigortalar ile genel sağlık sigortası
bakımından kişilerin sosyal sigorta riskleri karşısında güvence
altına alınması, bu sigorta kollarından yararlanacak kişiler ile
bunların yöntemleri tek tek düzenleniyor. Kısa vadeli sigorta
kollarını, iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık
sigortası kolları; uzun vadeli sigorta kollarını ise malullük,
yaşlılık ve ölüm sigortası kolları oluşturuyor. Tasarıda kısa ve
uzun vadeli sigorta kapsamı içinde bulunanlar ile sigorta kapsamında
bulunmayanlar tek tek sıralanıyor. Sigorta kapsamındakilere iş
kazası, meslek hastalığı, hastalık ve analık hallerinde yardımlar
sağlanacak. Sigortalı kadına veya sigortalı olmayan karısının doğum
yapması nedeniyle sigortalı erkeğe, çocuğun ölü doğmaması ve
yaşamaya devam etmesi şartıyla doğumdan sonraki altı ay süresince
her ay, doğum tarihinde geçerli asgari ücretin altıda biri tutarında
emzirme yardımı verilecek. Genel sağlık sigortalısı olanlar koruyucu
sağlık hizmetleri, ayakta veya yatarak tıbbi bakım ve
tedaviler,
analık sebebiyle ayakta ve yatarak tedavi hizmetlerinden
yararlanabilecekler. Sigortalıdan ayakta tedavide hekim ve diş
hekimi muayenesi için 2 YTL, ayakta tedavide sağlanan ilaçlar,
ortez, protez, iyileştirme araç ve gereçleri için yüzde 10 ile 20,
ayaktan tedaviden sağlanan diğer sağlık hizmetleri için ise yüzde 3
ile yüzde 6 arasında katılım payı alınacak. > TBMM BÜROSU
Sosyal
Güvenlik Reformu ile emekli aylığı hesaplamasındaki yüzde 65
ve 75`lik oranlar yüzde 54.5`e eşitlenecek. Böylece emeklinin
eline daha az para geçecek
sigortalılar arasında, emeklilik şartlarından aylık bağlama
oranlarına kadar bir çok konudaki farklılıkların ortadan
kaldırılmasına ilişkin Sosyal Güvenlik Reformu`nun
görüşülmesine Meclis`te başlandı. Her bölüm bir maddeymiş gibi
kabul edilerek görüşüleceğinden, taşarının bu hafta
yasalaşması söz konusu. Peki yeni sistemde neler olacak?
Emeklilik yaşı artırılıyor
Yeni kanuna göre emeklilik için kadınlarda 58, erkeklerde ise
60 yaşını doldurmuş olmaları ve en az 9 bin gün prim ödemiş
olma şartı aranacak. Halen kadınlarda 58, erkeklerde 60 olarak
uygulanan emeklilik yaşı 2036`ya kadar değişmeyecek 8 Eylül
1999`dan sonra ilk defa sigortalı olan kadınlar 58, erkekler
60 yaşını bitirdiklerinde emekli olabilecek. Bu tarihten önce
sigortalı olanlar hak kazandıkları kademeli emeklilik
hükümlerine göre daha önce emekli olabilecek. Emeklilik
2036`dan itibaren kademeli olarak 2 yılda 1 yaş artırılarak,
kadın ve erkek için 2048`den itibaren 65 yaşında eşitlenecek
Prim 9 bin güne çıkıyor
İlk defa l Ocak 2007`den itibaren sigortalı olacaklarda
emeklilik için 9 bin prim ödeme günü aranacak. Prim ödeme gün
sayısı Emekli Sandığı ve Bağ-Kur`da 9 bin gün olmasına karşın,
SSK`da 7 bin gün olarak uygulanıyor. SSK`lılar için 9 bin
güne, 20 yılda kademeli olarak geçilecek. 9 bin günlük prim
ödeme gün sayısı, ilk defa 2007`de sigortalı olacaklar için 7
bin 100 gün olacak. 2008`den itibaren buna her yıl 100 gün
eklenecek.
Aylık oranı eşitlenecek
Aylık bağlama oranı her yıl için, halen SSK ve Bağ-Kur`da
ortalama 2.6; Emekli Sandığı`nda ise yüzde 3 civarında
uygulanıyor. Yeni düzenlemeye göre aylık bağlama oranı, 2015
sonuna kadar yüzde 2.5 olarak uygulanacak. Emekliliğe hak
kazanacakların emekli aylıkları da mevcut sisteme göre daha
düşük olacak. Mevcut düzenlemede 9 bin gün prim ödeyen SSK ve
Bağ-Kur sigortalısına, emekli aylığı hesaplamasına esas
ortalama yıllık kazananın yüzde 65`i, Emekli Sandığı`nda ise
yüzde 75`i oranında emekli aylığı bağlanırken, ilk defa l Ocak
2007`de sigortalı olacaklara yüzde 54.5 oranında aylık
bağlanacak.
Kaynak
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanı Tuncay Teksöz, merak edilen konuları
aydınlattı. Teksöz, mevcut sistemde bir gün bile çalışılmış ise
emekliliği hak ediş koşullarının değişmeyeceğini söyledi
16/01/2006
AHMET KIVANÇ
Yeni sosyal
güvenlik sisteminin anlatıldığı bu yazı dizisinin son bölümünde,
reformun mimarlarından Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanı Tuncay Teksöz,
herkesin merak ettiği sorulara yanıt verdi. Reformla 18 yaşın
altındaki her Türk vatandaşının koşulsuz Genel Sağlık Sigortası
(GSS) kapsamında olacağını ve anne-babalarının prim borcu olup
olmadığına bakılmaksızın sağlık hizmeti alacaklarını belirten
Teksöz, mevcut çalışanların emekliliği hak ediş koşullarında
değişiklik olmayacağını, 9 bin gün prim ödeyerek emekliliği hak
edenlerin emekli olmayıp çalışmaya devam etmelerinin kendi
yararlarına olduğuna dikkat çekti.
Emekli aylığı alanların aylığı yeni sistemde düşecek mi?
Hangi sosyal güvenlik kurumuna bağlı olursa olsun, mevcut aylıkta
hiçbir düşme olmayacak.
Ödeme gücü olmayanların durumu ne olacak?
Amacımız toplumun tüm bireylerinin yanı sıra Türkiye'de bulunan
yabancı sığınmacıları da GSS kapsamına almak. GSS'li olmak isteğe
bağlı değil, zorunlu olacak. Şu anda sağlık sigortası kapsamında
olmayan kesimleri ikiye ayırıyoruz; yoksul olanlar ki, onların
primini devlet ödeyecek. Yoksul olmayanlar da kendileri prim
ödeyerek sisteme katılacaklar. Daha önce parası olduğu halde sosyal
güvenlik sistemine girerek sağlık sigortası yaptırmak isteseler de
bu olanak yoktu.
Prim ödeyip ödemeyeceği açısından, kişinin yoksul olup olmadığı
nasıl belirlenecek?
Sosyal Yardımlar ve Primsiz Ödemeler Kanunu tasarısında kimlerin
yoksul kategorisine alınıp, primlerinin devlet tarafından ödeneceği
düzenlenecek. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) kişilerin ikamet ettiği
bölgenin sosyoekonomik özellikleri, evli olup olmadıkları, çocuk
sayılarını dikkate alarak yıllık veya altı aylık olarak 'eşik değer'
belirleyecek. Bunun altında yaşayanların sağlık primini devlet
ödeyecek.
Yeşil kartlı vatandaşlar sağlık primi ödeyecek mi?
Mevcut yeşil kartlıların, sistemin başladığı tarihten itibaren iki
yıl boyunca sağlık primini devlet ödeyecek. Yeşil kartlar iki yılda
bir vize edildiği için, vize edilme günü geldiğinde primleri yine
devlet tarafından ödenecek.
Memurlar sağlık primi ödemiyor. Yeni sistemde sağlık primi
ödeyeceğime göre toplam prim yüküm artacak mı?
Yeni sistemde sigortalıların toplam prim yükü yüzde 33.5 olacak.
Bunun yüzde 20'si emeklilik, yüzde 12.5'i sağlık, yüzde 1'i de
analık, meslek kazası gibi kısa süreli sigorta kolları için
kesilecek. SSK'lıların mevcut prim ödemeleri halen bu oranda.
Bağ-Kur'luların toplam primleri, prime esas kazançlarının yüzde
40'ı, memurlarda da yüzde 36'sı oranında olduğu için toplam prim
yükünde artış değil, bazıları açısından düşüş söz konusu olacak.
Yeni sistemde herkese emeklilik sigortası zorunlu mu?
Yevmiyeli işlerde çalışanlar, tarımda kendi adına veya ev işlerinde
süresiz olarak çalışıp aylık geliri asgari ücretin altında olanlar
ile kendi nam ve hesabına çalışıp vergi mükellefi bulunmayan ve
asgari ücretin altında kazananlara emeklilik sigortası zorunluluğu
olmayacak. Çünkü söz konusu kesimin yeterince geliri yok. Bunlar
için isteğe bağlı sigortalılık çok daha esnek tasarlandı.
GSS herkes için zorunlu olduğuna göre, parası olmayan kişi sağlık
hizmetlerinden yararlanamayacak mı?
Ödeme gücü olmayanların sigorta primini devlet karşılayacak. Ödeme
gücü olup da GSS'ye kayıtlarını yaptırmayanlar ya da prim borçlarını
ödemeyenler sağlık hizmetlerinden yararlanamayacak. Ancak, 18 yaşın
altındaki her Türk vatandaşı koşulsuz GSS kapsamında olacak ve anne
babalarının prim borcu olup olmadığına bakılmaksızın sağlık
hizmetlerinden yararlanacaklar. Ayrıca, bulaşıcı hastalığı bulunma,
analık ve hamilelik, bakıma muhtaç olma, iş kazası ve meslek
hastalığı geçirme, acil vakalardaki kişiler prim ödeme zorunluluğu
dışında olacak ve sağlık hizmetlerinden yararlanacak.
İşveren sağlık primini zamanında ödemezse ne olur?
Primin ödenmemesi işverenle Genel Sağlık Sigortası Kurumu arasındaki
bir sorun. İşverenin ödemediği primden işçi sorumlu olmayacak.
Primini kendisi ödemekle yükümlü olan kişiler, örneğin şu anki
Bağ-Kur'lular primlerini ödemezlerse sosyal güvenlik sisteminin
faydalarından yararlanmaları kısıtlanıyor. Fakat sağlıkta acil
durumlar, 18 yaşın altındaki çocukları, analık, hamilelik gibi
durumlarda gibi nedenler açısından istisnalar getiriliyor.
SSK'ya tabi ve şu anda emekliliği hak etmiş bir kişi emeklilik
başvurusuna şimdi mi, yoksa yeni sistem yürürlüğe girdikten sonra mı
yapsa avantajlı duruma geçer?
Emekliliğini hak etmiş kişiler açısından sistemde kalarak daha uzun
süre çalışmak, mevcut sisteme göre yeni sistemde daha avantajlı.
Çünkü yeni sistemin temel felsefesi emekliliği değil çalışmayı
özendirmek; daha uzun süre çalıştıkça daha yüksek emekli aylığı hak
etmeyi sağlamak.
O anlamda da mevcut emekliliği hak etmiş kişilerin panikle emekli
olmalarına gerek yok. Başka nedeni olup da emekli olmak isteyenler
varsa ayrı ama sırf bu yasa çıkacak, 'kötü etkileneceğiz' diye
emekli olmak isteyenler yanlış yaparlar. Çünkü bu yasa onları olumlu
etkileyecek.
Memurların prime esas kazançlarına tavan getirilmemesi, daha
fazla prim ödemesine neden olmayacak mı?
Memurların kazancının tümü prime tabi değil, yeni sistemde prime
tabi olacak ama bu da sonuçta emekli olduklarında aylıklarını
yükseltecek. Doğacak matrah farkı ise yasanın ilk yılında devlet
tarafından karşılanacak.
Mevcut kazanılmış haklar yeni sistemde korunacak mı?
Yasa yürürlüğe girmeden önce mevcut yasaya tabi olarak bir gün dahi
çalışan herkes için emekli olma koşulları değişmeyecek. Çalışan hiç
kimsenin emekliliği hak etme koşulları, yani hangi yaşta, hangi prim
ödeme gün sayısında emekli olacağı konularında hiçbir değişiklik
olmayacak.
Yirmi yıllık SSK'lının on yıl daha çalıştığı takdirde emekli
aylığı ne olacak?
Bu durumdaki kişi için eski ve yeni sisteme göre 30 yıllık iki tane
emekli aylığı hesaplayacağız. Yani eski sistemde 30 yıl çalışsaydı
ne alacaktı, yeni sistemde 30 yıl çalışmış olsa ne alacak, bunu ayrı
ayrı hesaplayacağız. Sonra 30 yıl üzerinden eski sisteme göre
hesaplanan aylığın üçte ikisi (20 yıl için), yeni sisteme göre
hesaplananın da üçte biri (10 yıl için) dikkate alınacak. İkisinin
toplamı, aylığı oluşturacak. Dolayısıyla bu durumdaki bir kişi yeni
sistemde geçirdiği süre kadar yeni sistemden etkilenecek.
506 Sayılı SSK Kanunu'nda sakatlara uygulanan vergi avantajları
ile erken yaşlanan sigortalıların emekli olabilmelerini düzenleyen
hüküm neden kaldırıldı?
Bu hükümler tasarının ilk halinde kaldırılmıştı. Ancak Ekonomik
Sosyal Konsey ile görüşmeler sonrası yeniden tasarıya konulması
kararlaştırıldı.
Yurtdışındakilerin borçlanarak Türkiye'de emekli olabilmelerinde
fark olacak mı?
Önemli bir fark olacak. Mevcut sistemde günlük 3.5 dolarlık prim
ödeme var. Yeni sistemde artık, yurtdışında yaşayan
vatandaşlarımızdan bir matrah seçmelerini isteyeceğiz. Türkiye'de
çalışan bir kişi nasıl asgari ücretle, asgari ücretin 6.5 katı
arasındaki herhangi bir matrah üzerinden prim ödüyorsa kendisi de
seçeceği bir matrah üzerinden prim ödeyecek ve emekli olacak.
Türkiye'de çalışan bir kişi ne kadar ödüyorsa onlar da o kadar
ödeyecek; ne daha az, ne daha fazla.
Sağlık ocaklarından parasız hizmet alınabiliyor. Koruyucu sağlık
hizmetleri yeni sistemde paralı mı olacak?
Aksine, koruyucu hekimlik prim ödeme yükümlülüğü bile
gerektirmeyecek. Nasıl 18 yaşın altındakilerde, bulaşıcı
hastalıklarda, analık, gebelik hallerinde prim ödeyip ödemediğine
bakmıyorsak, koruyucu sağlık hizmetlerinde de prim ödenip
ödenmemesine bakmıyoruz. Prim ödemeyenlere de aşılama, tetkik, ön
araştırma gibi kişisel koruyucu sağlık hizmeti verilecek.
Sağlık hizmeti için katkı payı ödenecek mi?
Eski sistemde olduğu gibi ortez, protezde yüzde 10 ile yüzde 20
arasında katılım payı olacak. Onun dışında sigortalılarımız
ihtiyaçlarına bağlı olarak sağlık hizmetlerine erişebilecekler.
Primi çok ödeyen, daha çok sağlık hizmeti mi alacak?
Sağlık sigortası için herkes, prime esas kazançlarının yüzde 12.5'i
oranında prim ödeyecek ve ihtiyacı kadar sağlık hizmeti alacak. Bunu
doktorlar belirleyecek.
Yeni sistemde her yıl tedavinin kapsamı düzenlenecek. Kurum bir
yıl kapsama aldığı sağlık hizmetini ertesi yıl uygulamayabilir mi?
Bu düzenlemenin amacı, hangi ilacın hangi koşullarda hangi sürelerde
kullanılabileceği, hangi tıbbi malzemenin ödeneceği, hangi şekilde
hastaların sevk zincirine uyacağı gibi kuralları belirlemektir. Bu
kuralları belirleme yetkisini artık Genel Sağlık Sigortası Kurumu
kullanacak. Üstelik bu yetkiyi kullanırken de birtakım kriterler
verildi. Bu, hiçbir şekilde sağlık hizmetini kısıtlayıcı bir yetki
değildir. Kanun sigortanın kapsamını belirliyor.
Muayenede sigortalılardan 2 YTL katkı payı alınacak mı?
Ekonomik Sosyal Konsey'deki tartışmalar sonucu söz konusu 2 YTL'lik
katkı payının tasarıdan çıkarılması kararlaştırıldı.
Sağlık karnesinin
yerini yeni kimlik kartları alacak
Sigortalıların sağlık hizmetlerinden yararlanabilmesi için T.C.
kimlik kartı yeterli olacak. İçişleri Bakanlığı'nca dizayn edilecek
yeni kimlik kartlarında, sosyal güvenliğe ilişkin bilgiler de yer
alacak.
İsteyen farkını ödeyerek lüks hastaneye gidebilir
Genel Sağlık Sigortası'ndan yararlananlar sosyal güvenlik
kurumunun anlaşmalı olmadığı bir hastanede tedavi olabilecek mi?
Kişiler farkını ödeyerek çok lüks hastanelerden sağlık hizmeti satın
almak isterse buna engel yok. Sistem buna izin verecek. Sosyal
güvenlik kurumu o hastaneyle fiyat sözleşmesi yapmayacak. Hasta da
oraya giderken bedeli kendisinin ödeyeceğini bilecek. Ama bu durumda
da biz hastamıza, anlaşmalı bir yere gitseydi ödeyeceğimiz rakamın
yüzde 70'ini yine ödeyeceğiz.
Kaynak
Dr. Vedat Laçiner
3201 sayılı Yurtdışı
Hizmet Borçlanmasına İlişkin Kanuna göre, yurtdışında çalışan
Türk vatandaşları, yurtdışında
geçen çalışma sürelerinin
tamamını veya Türk yasalarınca emekli olmak için gerekli süre
kadarını borçlanabilmekte ve böylece hizmet sürelerini
arttırabilmektedirler.
Mecliste yeni kabul edilen 5489
Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ise,
yurtdışı borçlanmasının esaslarını 1 Ocak 1997 tarihinden itibaren
değiştirmektedir.
Bilindiği gibi halen yürürlükte
olan 3201 sayılı Yurtdışı Hizmet Borçlanmasına İlişkin Kanun,
yurtdışında geçen sürelerini borçlanmak isteyenler için, belirli
şartları sağlıyorlarsa, günlüğü 3,5 dolardan sosyal güvenlik
kurumlarına borçlanarak hizmetlerini arttırma imkânları bulunuyordu.
Yeni Kanun ile, günlüğü 3,5 dolar karşılığı Türk Lirası alınarak
yurtdışı hizmet borçlanması yapılması uygulamasına son veriliyor.
Bunun yerine yurtdışında çalışılarak geçirilen her gün için
en az günlük asgari ücretin %32si oranında ödeme yapılması
uygulamasına geçilecek. Küçük bir hesaplama ile kıyaslama yapacak
olursak: Halen yurtdışı borçlanmasının günlük tutarı olan 3,5 dolar
= 4,725 YTL (1 $=1,35 YTL karşılığı olarak alınmıştır). Buna göre
eski sistemde bir aylık hizmet borçlanması bedeli 4,725 YTL X 30 gün
= 141,75 YTLdir. 1 Ocak 2007den itibaren geçerli olacak yeni
sistemde ise, bu miktar en az (531 YTL asgari ücret X 0,32)= 169.92
YTL olacaktır.
Mevcut sistemde, yurtdışı
borçlanması için süre olmadığı gibi, ödeme için de süre yoktur;
yani, yurtdışı sürelerini borçlanmak için müracaat eden kişi,
tarafına çıkarılan borcu dilediği zaman ödeme hakkına sahiptir. Oysa
ki, 1 Ocak 2007 tarihinden itibaren borcu ödemek için süre
getiriliyor, yeni uygulamaya göre, ...Borçlanmaya ilişkin kurumca
tahakkuk ettirilen borç tutarı, tebliğ edildiği tarihten itibaren üç
ay içerisinde ödenir. Ödeme yapılan gün sayısı prim ödeme gün
sayısına ve prime esas kazanca dahil edilir. Tahakkuk ettirilen prim
borcunu tebligat tarihinden itibaren üç ay içerisinde ödemeyenler
için yeniden başvuru şartı aranır.
3201 Sayılı Kanunun 1.
maddesinin, 1 Ocak 2007 tarihinden itibaren geçerli değişik şekli
şöyledir: Türk vatandaşlarının yurt dışında 18 yaşını doldurduktan
sonra, Türk vatandaşı iken geçen ve belgelendirilen sigortalılık
süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla
kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen
süreleri, bu Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim
ödenmemiş olması ve istekleri halinde, bu Kanun hükümlerine göre
sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirilir. Madde metnindeki
Türk vatandaşlığı ibaresi, özellikle Bulgaristandan gelen
soydaşlarımız gibi Türk vatandaşlığına geçmeden evvel yabancı
ülkelerde yapılan çalışmaların borçlanılmasını engellemektedir.
Yurtdışı borçlanmasından sonradan
vazgeçenler ile yapılan borçlanma sonrasında aylık bağlanması için
gerekli şartları yerine getiremeyenlere ve bunların hak sahiplerine
talepleri üzerine yaptıkları ödemeler iade edilecektir, ancak iade
edilecek tutara faiz uygulanmayacaktır.
Türkiye ile aralarında ikili
sosyal güvenlik sözleşmesi imzalanmış ülkelerdeki hizmetlerini
borçlananların, sözleşme yapılan ülkede ilk defa çalışmaya
başladıkları tarih, ilk işe giriş tarihi olarak dikkate alınmaz.
Yurtdışına gitmeden önce Türkiyede sigortası yok ise ilk defa
sigortalı olduğu tarihten borçlanma tutarı kadar geriye götürülür.
Yeni bir düzenleme ile, sosyal
güvenliğin amacına ve sosyal güvenlik sisteminin finansal açıdan
dengede tutulması ilkelerine uygun olarak aynı zamanda her iki
ülkeden yardım alınmasının önüne geçilmeye çalışılmaktadır. Yurtdışı
borçlanmasından yararlanmak suretiyle aylık bağlananlardan tekrar
yurtdışında yabancı ülke mevzuatına tabi çalışanlar, ikamete dayalı
bir sosyal sigorta veya sosyal yardım ödeneği alanlar ile Türkiyede
sigortalı çalışmaya başlayanların aylıkları, tekrar çalışmaya
başladıkları veya ikamete dayalı bir ödenek almaya başladıkları
tarihten itibaren kesilir. Ancak, yurtiçinde veya yurtdışında
çalışması sona erenlerin veya ikamete dayalı bir ödenek alanlardan
ödenekleri sona erenlerin, aylıklarının tekrar ödenmesi için yazılı
talepte bulunmaları halinde, talep tarihini izleyen aybaşından
itibaren aylıkları tekrar ödenmeye başlanır.
Bir sosyal güvenlik kurumundan
emekli olanlar, emekli olduktan sonra hem emekli aylıkları alıp hem
de sosyal güvenlik destek primi ödemek şartıyla iş piyasasında
çalışmaya devam edebilmektedirler. Ancak, yurtdışı borçlanması
yaparak emekli olanlar, diğer emekliler gibi hem emekli aylıklarını
alıp hem de Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun
sosyal güvenlik destek primi hakkındaki hükümleri gereğince sosyal
güvenlik destek primi ödeyerek çalışamazlar.
Kaynak
İşsizlerin ve ev hanımlarının emekli olması kolaylaşıyor
29.04.2006
YENİ sosyal güvenlik sisteminin yürürlüğe girmesi ile birlikte,
çalışmadan emekli olmak kolaylaşacak.
MEVCUT SİSTEM NEYDİ?
Mevcut sistemde; SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı sigortalısı olarak,
çalışmadan emekli olabilmenin belli koşulları vardı.
-
İşsiz bir vatandaş ya da ev hanımı; SSKya daha önce 1.080 gün prim
ödemişse, "isteğe bağlı SSK sigortalısı" olup, prim ödeyerek
emekliliğe hak kazanabiliyordu.
-
Bağ-Kurda ise, 18 yaşını dolduran işsiz bir vatandaş ya da ev
hanımı "İsteğe Bağlı Bağ-Kur sigortalısı" olup, prim ödemek
suretiyle, emekliliğe hak kazanabiliyordu.
-
T.C. Emekli Sandığında ise, 21 Eylül 2004 tarihinden itibaren,
görevden ayrılan ve en az 10 yıl görev yapan memurlara, "isteğe
bağlı sigortalılık" avantajı sağlanabiliyordu.
YENİ SİSTEM NASIL OLACAK?
Yeni sistemde işsiz vatandaşlar ve ev hanımları, yine "isteğe bağlı
sigortalı" olabiliyorlar. Buna göre, isteğe bağlı sigortalılar,
prime esas kazancın alt ve üst sınırları (günlük asgari ücret ile
günlük asgari ücretin 6,5 katı) arasında olmak üzere, prim
ödeyecekleri kazançları ile prim ödeme gün sayısını kendileri
belirleyecekler.
Mevcut düzenlemelerde, her ay 30 gün üzerinden prim ödenmesi
gerekiyordu. Yeni sistemde, sigortalı, kendi belirleyeceği günlük
kazanç ve prim gün sayısına göre bulunacak kazanç üzerinden, yüzde
20si emeklilik, yüzde 12si genel sağlık sigortası primi olmak
üzere toplam yüzde 32 oranında prim ödeyecek. Ödenecek günlük prim
tutarı bugünkü asgari ücrete göre 5,66 YTL ila 36,82 YTL arasında
değişecek. Asgari ücret arttığında, buna bağlı olarak ödenecek
günlük prim tutarı da artacak.
İSTEĞE BAĞLI SİGORTA KOLAYLAŞIYOR
1
Ocak 2007den itibaren isteğe bağlı sigortalılık daha kolay olacak.
Ayrıca kapsamı genişleyecek. Türkiyede yasal olarak ikamet eden ve
zorunlu sigortalı olmayı gerektirecek şekilde çalışmayan veya
sigortalı olarak çalışmakla birlikte, ay içerisinde 30 günden, son
bir yıl içinde 360 günden az çalışan veya tam gün çalışmayıp günün
belli saatlerinde çalışan herkes isteğe bağlı sigortalı olabilecek.
Daha önce sigortalı olma şartı aranmayacak, ancak 18 yaşını
doldurmuş olmak gerekecek.
İŞSİZE VE EVHANIMINA SAĞLIK YARDIMI GELİYOR
Mevcut sistemde, işsiz vatandaşlar ve evhanımları, isteğe bağlı
sigortalı olduklarında, sağlık yardımı alamıyorlardı. Örneğin,
hastanede sigortalı olarak tedavi olamıyorlardı.
Yeni sosyal güvenlik sisteminde, genel sağlık sigortası primi ödemek
zorunlu olduğundan, isteğe bağlı sigortalı olanlar da sağlık
yardımından yararlanabilecekler.
İŞSİZ ANNE-BABANIN ÇOCUĞUNA ÜCRETSİZ TEDAVİ
Yeni yasa ile herkes zorunlu Genel Sağlık Sigortası kapsamına
alınıyor. Gücü olmayanın primini ise Devletin karşılaması
öngörülüyor. Buna göre; anne ve babası prim ödemese bile 18 yaşından
küçüklere ücretsiz sağlık hizmeti verilecek. Ayakta tedavide 2 YTL
katılım payı alınacak.
İŞSİZ KALANIN PRİMİNİ DEVLET ÖDEYECEK
Çalışırken işsiz kalanlar, hem işsizlik yardımı alacak hem de bu
süre içinde sigortalılığı devam edecek. Böyle olunca, işsizlikte
geçen süre de emekliliğe sayılacak. İşsizlik sigortasından aylık
alanların, sigorta primlerini asgari ücret üzerinden, Türkiye İş
Kurumu yatıracak. Böylece işsiz kalanlar için prim boşluğu da
olmayacak.
1
OCAK 2007DEN ÖNCE BİR GÜN SİGORTALI OLMA AVANTAJI
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun, yılbaşında
yürürlüğe girmesinden önce "1 gün dahi" sigortası bulunanlar için
emeklilik yaşı veya prim ödeme gün sayısı değişmiyor. Halen, SSK;
Bağ-Kur ve Emekli Sandığı kanunlarına göre emeklilik yaşı kadın için
58, erkek için 60 olarak uygulanıyor. 2006 yılı sonuna kadar 1 gün
dahi sigortalı olanlar için emeklilik yaşı veya prim ödeme gün
sayısında değişiklik olmayacak.
Emekli olabilmek için 2006 yılı içinde işe başlayanlarda 7.000 gün
olan süre, 1 Ocak 2007den itibaren sigortalı olanlarda, kademeli
olarak 9.000 güne kadar çıkacak. Ayrıca emeklilik yaşı da yine
kademeli olarak 65e çıkacak.
İş kazası geçiren esnafa sürekli gelir
Yeni sosyal güvenlik sisteminde, esnafın, iş kazası geçirip,
çalışamaz duruma gelmesi halinde, esnafa aylık bağlanacak mı?
-
Esnafın, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve
arızalar nedeniyle alacakları raporlarda meslekte kazanma gücü en az
yüzde 10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilirse kendilerine
sürekli iş göremezlik geliri bağlanacak. Sürekli iş göremezlik
geliri, sigortalının mesleğinde kazanma gücünün kaybı oranına göre
hesaplanacak.
Sürekli iş göremezlik durumunda aylık kazancının yüzde 70i gelir
olarak veriliyor. Sigortalı sürekli bakıma muhtaç ise, gelir bağlama
oranı yüzde 100 olarak uygulanır. Ancak esnaf, tüccar, serbest
çalışan sürekli iş göremezlik aylığı için prim ve her türlü
borçlarının ödenmiş olması zorunlu kılınıyor.
Geriye doğru borçlanıp emekli olmak
Geçmiş yıllarda, uzun süre sigortasız olarak çalıştım. Yeni sosyal
güvenlik sistemi yürürlüğe girince, geriye dönük borçlanıp, prim
ödemek suretiyle emekli olabilir miyim?
-
Hayır borçlanamazsınız. Şu anda mevcut olan ya da 1 Ocak 2007
tarihinde yürürlüğe girecek olan yeni düzenleme, geçmişte sigortasız
olan sürelerle ilgili, borçlanıp prim ödeme olanağı sunmuyor.
Cinsiyet değiştirenlerin durumu ne olacak
Daha önce bir yazınızda, ölen babasından aylık bağlatmak isteyen 22
yaşındaki erkek çocuğun, kız çocuklara aylık bağlandığını öğrenince,
cinsiyet değiştirip aylık bağlattırdığını açıklamıştınız. Peki...
Yeni yasa çıkınca, sigortalı bir erkek cinsiyet değiştirip, kadın
olursa ne olur?
-
Kadınlarda emeklilik yaşı daha düşük olduğu için, iki yıl önce
emekli olur. Ancak başka özel bir neden yoksa, iki yıl için bu
operasyona değmez.
Kaynak:
şükrü kızılot/hürriyet
|